Eskiden okulda edebiyat dersinde öğretmenimiz bir ders kompozisyon yazdırırdı. Bu ders de tabi önemli olan yazındaki imla kurallarına dikkat etmen anlatacaklarını giriş gelişme...
Eskiden okulda edebiyat dersinde öğretmenimiz bir ders kompozisyon yazdırırdı. Bu ders de tabi önemli olan yazındaki imla kurallarına dikkat etmen anlatacaklarını giriş gelişme ve sonuç olarak bir akış içerisinde sunabilmen falan gibi konular idi ama benim için önemli olan hep ana fikirdi . Yani yazmamız için söylemiş olduğu konu.
Şöyle bir hayatıma bakıyorum zaten ben hep ana fikir üzerine yaşamışım. Örneğin mutlu olmak ana fikrimse haklı olmak ile ilgili atışmalara girmem haklısın der kendi doğrultumda ilerlerim. Bu arada haklı bulmadığım kişilerle olmaktansa haklı bulduğum kişilerle çalışırım.
Ama insanlarla iletişimimde beni en çok sıkan tipler ana fikir yerine teferruat ile uğraşanlar. Bu kişilere ihtiyaç var mı ? Kesinlikle evet çünkü kalite ayrıntılarda saklı. Ama benim yapıdaki biri asla kalite ile ilgilenemiyor, çünkü teferruat onu sıktığı için yaptığı işi de bırakıyor. Onun için her konuda yaptığım işlerin ayrıntılarını birilerine bırakır ve asla işlerine karışmam. Doğru mu? Neye göre, kime göre? Benim yapımda olan birine göre çok doğru.
Belki ben zamanla bu huyumdan kurtulursam daha kaliteli işleri kendi kendime çıkarabilirim ama sadece ayrıntıda kalan kişilere de çok önemli bir tavsiyem olacak. Ana fikri unutmayın. Sadece beni mutlu etmek için değil aynı zamanda yaşantınızda hedefinize ilerleyebilmeniz için.
Örneğin:
“Ayşe bakkala gidiyorsan bana da bir ekmek alır mısın?”
Cevap ;
“Tabi ki” veya “Acelem var kusura bakma alamayacağım veya başka bir mazeret”
Ayşe ekmeği alacak ama verdiği cevap;
“Siz de un yok muydu? Dün almamış mıydın? Hani sen ekmek yememeye karar vermiştin?” gibi ve gerçekten de bunları merak ederek en az 5 dakika benimle konuşması Allah’ın celal sıfatının ben de tezahürüne sebep oluyor.
Ah o derslerde okuduklarımızı hayata geçirebilsek kompozisyondaki esas olayın ana fikre sadık kalınması gibi. Din dersinde öğrendiklerinin esas amacının yaşamında yansıması gibi.
Yoksa istersen otur kitap yaz ana fikir yoksa okuyanı bir boşlukta bırakırsın, ister her gün kuran oku, idrak ve uygulama yoksa, yaşantında günah dediğin negatiflere bulanırsın.
Sevgiyle kalın coşkuyla yaşayın.
BİHİN EDİGE